fondongo

Kullanım örnekleri

fondongo
dirty person
icon arrow

dirty

Phonetic: "/ˈdɜːti/"

Part Of Speech: verb


Definition: To make (something) dirty.


Definition: To stain or tarnish (somebody) with dishonor.


Definition: To debase by distorting the real nature of (something).


Definition: To become soiled.

icon arrow

dirty

Phonetic: "/ˈdɜːti/"

Part Of Speech: adjective


Definition: Unclean; covered with or containing unpleasant substances such as dirt or grime.

Example: Despite a walk in the rain, my shoes weren't too dirty.


Definition: That makes one unclean; corrupting, infecting.

Example: Don't put that in your mouth, dear. It's dirty.


Definition: Morally unclean; obscene or indecent, especially sexually.

Example: At the reception, Uncle Nick got drunk and told dirty jokes to the bridesmaids.


Definition: Dishonourable; violating accepted standards or rules.

Example: He might have scored, but it was a dirty trick that won him the penalty.


Definition: Corrupt, illegal, or improper.

Example: I won't accept your dirty money!


Definition: Out of tune.

Example: You need to tune that guitar: the G string sounds dirty.


Definition: Of color, discolored by impurities.

Example: The old flag was a dirty white.


Definition: Containing data needing to be written back to memory or disk.

Example: Occasionally it reads the sector into a dirty buffer, which means it needs to sync the dirty buffer first.


Definition: Carrying illegal drugs among one's possessions or inside of one's bloodstream.

Example: None of y'all get into my car if you're dirty.


Definition: Used as an intensifier, especially in conjunction with "great".

Example: He lives in a dirty great mansion.


Definition: Sleety; gusty; stormy.

Example: dirty weather


Definition: Of an alcoholic beverage, especially a cocktail or mixed drink: served with the juice of olives.

Example: dirty martini


Definition: Of food, indulgent in an unhealthy way.

Example: The waiter served dirty burgers to the customers.

icon arrow

dirty

Phonetic: "/ˈdɜːti/"

Part Of Speech: adverb


Definition: In a dirty manner.

Example: to play dirty

icon arrow

person

Phonetic: "/ˈpɜːsən/"

Part Of Speech: noun


Definition: An individual; usually a human being.

Example: Each person is unique, both mentally and physically.


Definition: The physical body of a being seen as distinct from the mind, character, etc.


Definition: Any individual or formal organization with standing before the courts.

Example: At common law a corporation or a trust is legally a person.


Definition: The human genitalia; specifically, the penis.


Definition: (grammar) A linguistic category used to distinguish between the speaker of an utterance and those to whom or about whom he or she is speaking. See grammatical person.


Definition: A shoot or bud of a plant; a polyp or zooid of the compound Hydrozoa, Anthozoa, etc.; also, an individual, in the narrowest sense, among the higher animals.

icon arrow

person

Phonetic: "/ˈpɜːsən/"

Part Of Speech: verb


Definition: To represent as a person; to personify; to impersonate.


Definition: (gender-neutral) To man.

Ücretsiz İngilizce-Türkçe Çevirmen

Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.

Kaynak metinler, AI tabanlı yazım denetleyici tarafından otomatik olarak düzeltilerek daha iyi bir çeviri elde edilir. Tıp, kesin bilimler, hukuk vb. gibi çeşitli alanlarda metinlerinin içeriğini ve dil özelliklerini koruyarak belgeleri anında çevirin.Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.İngilizce veya Türkçe alfabe, makale veya web sitesinden bir e-postayı, makaleyi veya web sitesini çevirmeniz mi gerekiyor? Sadece bu metni seçin ve resmi çevrimiçi çevirmen haline gelsin! 50 dünya dilinden profesyonel tercümanlarımız var. İşe yarıyor? Tabii ki işe yarıyor!