siyah leylek

Kullanım örnekleri

siyah leylek
black stork
icon arrow

black

Phonetic: "/blak/"

Part Of Speech: noun


Definition: The colour/color perceived in the absence of light, but also when no light is reflected, but rather absorbed.


Definition: A black dye or pigment.


Definition: A pen, pencil, crayon, etc., made of black pigment.


Definition: (in the plural) Black cloth hung up at funerals.


Definition: (sometimes capitalised) A person of African, Aborigine, or Maori descent; a dark-skinned person.


Definition: Blackness, the condition of having dark skin.


Definition: The black ball.


Definition: The edge of home plate.


Definition: A type of firecracker that is really more dark brown in colour.


Definition: Blackcurrant syrup (in mixed drinks, e.g. snakebite and black, cider and black).


Definition: (in chess and similar games) The person playing with the black set of pieces.

Example: At this point black makes a disastrous move.


Definition: Something, or a part of a thing, which is black.


Definition: A stain; a spot.


Definition: A dark smut fungus, harmful to wheat.


Definition: Marijuana.

icon arrow

black

Phonetic: "/blak/"

Part Of Speech: verb


Definition: To make black; to blacken.


Definition: To apply blacking to (something).


Definition: To boycott, usually as part of an industrial dispute.

icon arrow

black

Phonetic: "/blak/"

Part Of Speech: adjective


Definition: (of an object) Absorbing all light and reflecting none; dark and hueless.


Definition: (of a place, etc) Without light.


Definition: (sometimes capitalized) Of or relating to any of various ethnic groups having dark pigmentation of the skin.


Definition: Designated for use by those ethnic groups which have dark pigmentation of the skin.

Example: black drinking fountain; black hospital


Definition: (of a card) Of the spades or clubs suits. Compare red

Example: I was dealt two red queens, and he got one of the black queens.


Definition: Bad; evil; ill-omened.


Definition: Expressing menace, or discontent; threatening; sullen.

Example: He shot her a black look.


Definition: (of objects, markets, etc) Illegitimate, illegal or disgraced.


Definition: Overcrowded.


Definition: (of coffee or tea) Without any cream, milk or creamer.

Example: Jim drinks his coffee black, but Ellen prefers it with creamer.


Definition: Of or relating to the playing pieces of a board game deemed to belong to the "black" set (in chess the set used by the player who moves second) (often regardless of the pieces' actual colour).


Definition: Said of a symbol or character that is solid, filled with color. Compare white.


Definition: Related to the Christian Democratic Union of Germany.

Example: After the election, the parties united in a black-yellow alliance.


Definition: Clandestine; relating to a political, military, or espionage operation or site, the existence or details of which is withheld from the general public.

Example: 5 percent of the Defense Department funding will go to black projects.


Definition: Occult; relating to something (such as mystical or magical knowledge) which is unknown to or kept secret from the general public.


Definition: Protestant, often with the implication of being militantly pro-British or anti-Catholic


Definition: Having one or more features (hair, fur, armour, clothes, bark, etc) that is dark (or black); in taxonomy, especially: dark in comparison to another species with the same base name.


Definition: Foul; dirty.

icon arrow

stork

Phonetic: "/stɔːk/"

Part Of Speech: noun


Definition: A large wading bird with long legs and a long beak of the family Ciconiidae.


Definition: (children's folklore) The mythical bringer of babies to families, or good news.


Definition: The seventeenth Lenormand card.

Web Türkçe-İngilizce Çevirmen

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!

İngilizce'den Türkçe'ye çeviri saniyeler sürer ve tek istekte bin kelimeye kadar çeviri yapabilirsiniz. İngilizce ve Türkçe dünyada çok yaygın dillerdir. İngilizceden Türkçeye çevirmenimiz, birinde uzman olup diğerini öğrenirken bu dillerin temel metinlerini öğrenmenize veya anlamanıza yardımcı olacaktır. Çeviri API'lerimiz İngilizce'den Türkçe'ye mükemmel çeviri sağlar, ek redaksiyon ile bu çeviriler hukuk, tıp ve diğer yüksek düzeyde uzmanlık alanları gibi görev açısından kritik alanlarda kullanılabilir. İngilizce'den Türkçe'ye çevirmen, çevirdiğiniz metnin doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar ve selamlaşma, seyahat, alışveriş, sayılar ve diğer sınırsız sayıda ortak alan gibi sık kullanılan cümle ve kelimeleri çevirmek için idealdir.Tek bir tıklamayla kelimeleri çevirin! Türkçe'den İngilizce'ye çevirmenimiz iki yönlü bir çeviri programıdır, anlamların ikamesi için kapsamlı bir sözlük içerir, kelime öbeklerinin ve ifadelerin kullanım örneklerini ve bunların fonetik bileşenlerini gösterir. Tercümanımız, çeviri alanındaki bilgi tabanını sürekli olarak güncelleyen ve son kullanıcı için tamamen anonim ve ücretsiz olarak korurken hizmet kalitesini koruyan profesyonel bir dilbilimci ekibi tarafından oluşturulmuştur. Çevirileriniz sadece size ait!İster eğitim, iş veya kişisel amaçlar için İngilizce'den Türkçe'ye veya Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş metinlere ihtiyacınız olsun, online çeviri siteleri aklınıza gelen ilk çözüm olabilir. Tercümanımız kurumsal, akademik, yasal, tıbbi terimleri yetkin bir şekilde dikkate alır. Ayrıca çeviri aşamasında, aklınıza gelen metnin, ihtiyacınız olan terimler kullanılarak, bu alanda profesyonellerle çalışarak ihtiyacınız olan tarzda tercüme edildiğinden emin olabilirsiniz.